Gonca Kocabaş / Milliyet.com.tr – Adapazarı doğumlu olan Sevgi Çakır (45) öğrenim hayatını Sakarya’da tamamladı. 18 yaşında evlenip bir kız ve bir erkek çoğu sahibi olan Çakır’ın bir de 12 yaşında torunu var. Kendini geliştirmek ve katma değer yaratıp keyif alabileceği bir iş sahibi olabilmek için kurs ve seminer fırsatlarını değerlendirmeye çalışan Sevgi Çakır, ömrü boyunca yalnızca çalışıp para kazanacağı değil, yaparken keyif alacağı bir iş hayal ediyordu. Bunun için özel çikolata yapımı konusunda araştırmalar yaptı. Öğrendiklerini uygulamaya ve denemeler yapmaya, yaptıklarının sonuçlarını arkadaş çevresinde test edip geri bildirimler almaya başladı.
ÇİKOLATA YAPMAYA EVİNİN BAHÇESİNDE BAŞLADI
Aldığı olumlu geri bildirimler onu özel çikolata yapma konusunda cesaretlendirdi. Bu işi profesyonel olarak yapan eğitmenler ve firmalar ile tanıştı. Kurslara katıldı, çekirdekten üretim yapabilmek, ürünleri çeşitlendirebilmek, çok daha esnek denemeler yapabilmek için ABD’den Melangers (öğütücü) makinasının üreticisinden sipariş edip getirtti. Bu makine sayesinde müşterilerinin sınırsız isteklerini karşılayabilecek, onlara özgü ürünler yapabilecekti.
Sevgi Çakır, çikolata yapımına ilk olarak evinin mutfağında başladı. Evlerinin cadde üzeri olmasından dolayı, ticari kullanıma uygun olduğunu fark eden Çakır, “Evimin arkasını üretim alanına, ön tarafını satış ofisine, bahçesini de ikram yapılabilir hale getirdim. Elbette tüm bunlar eşimin yardım ve destekleri ile oldu. Gördüğünüz gibi işim ile hep iç içe yaşıyorum, hatta bazı müşterilerim bana ‘nöbetçi çikolatacı’ diyor. Bu işin sevgi ve tutku işi olduğunu düşünüyorum. Bu süreçte ayrıca ‘Valentein Chocalate’ ismini buldum, bu isimde sosyal medya hesabı açtım” ifadelerini kullandı.
45 YAŞINDAN SONRA GİRİŞİMCİ OLDUM
Sevgi Çakır’ bu sürece gelene kadar hiçbir iş deneyimi yoktu. Ev hanımıydı, çocuklarıyla ilgileniyordu ancak içinde hep çalışma isteği vardı. “45 yaşımdan sonra girişimci oldum. Üretim yapmaktan keyif alıyorum. Hem üretim hem de satış için birlikte çalıştığım iki kadın personelimiz var. Toplamda 3 kişiyiz” diyen Çakır, süreci şöyle aktardı:
“KOSGEB desteği de öyle bir zamanda geldi ki planlasanız yapamazsınız. İşletmemi 16 Ekim 2020’de kurdum, tam pandemi dönemiydi. Daralma, yeni kurulma döneminin sıkıntıları, makine ve yatırım ihtiyacı, tam böyle bir dönemde destek finansal olarak bize nefes aldırdı ve can suyu oldu. Kendine güven tazeleme ve her şeyden önemlisi desteklenmeye değer bir proje sunmanın motivasyonu benim için çok önemliydi.”
KOSGEB ileri girişimcilik destek programına başvuru ön şartlarından olan girişimcilik eğitimlerini pandemi öncesi tamamlayıp sertifikalarını aldığını dile getiren Çakır, “İleri girişimcilik destek programı, gerek kadın girişimci olmam, gerekse yeni kurulma aşamasında olmam vasfı ile kapsam dahilindeki şartları karşıladığım için projemi hazırlayıp online olarak başvuru sürecimi tamamladım. KOSGEB proje başvurumu hiçbir profesyonel destek, danışmanlık almadan arkadaşlarımla birlikte okuyup anlayıp tamamen kendimiz yaptık. Projem için kuruluş desteği, makine ekipman desteği ve performans desteği almaya hak kazandım” dedi.
TÜRKİYE’DE DESTEKLENEN 60 KADIN GİRİŞİMCİDEN BİRİ OLDU
KOSGEB desteğinden sonra, ‘Kız Kardeşim Projesi’ kapsamında kadın girişimcileri geliştirerek desteklemeyi amaçlayan projeye katılım sağlayan Sevgi Çakır, çeşitli eğitimlerden geçti ve programlara katıldı. Devamında ise, ilk elemeden geçerek girişimini sunma imkanı oldu. Yapılan mülakat aşamalarından geçti ve Türkiye’de desteklenen 60 kadın girişimci arasına girip hibe desteği aldı.
Girişimci Çakır aldığı desteğin yanı sıra onu destekleyenler de oldu. Çevresindeki birçok kişi şaşkınlıkla tepki verirken, “Ne gerek var, ne uğraşıyorsun, keyfine bak” gibi tepkiler de alıyordu. Olumsuz sayılabilecek ve eğer söylenenlere takılı kalsaydı çok fazla demoralize olacağını belirten Çakır, “Bunların dışında, sevgili eşim maddi manevi her konuda çok destek oldu, bunun dışında bazı arkadaşlarımız gerek emekleri gerek bana olan inançları ve cesaretlendirmeleri ile desteklerini esirgemediler” dedi.
‘TÜM EMEĞİNİZ BASİT BİR KLİMA ARIZASI SEBEBİYLE HEBA OLABİLİR’
Yaptığı işin çok emek ve özveri gerektirdiğini dile getiren Sevgi Çakır, şu ifadeleri kullandı:
Örnek vermek gerekirse tüm hafta sonu emek vererek yaptığınız ürünler basit bir klima arızası sebebi ile heba olabiliyor, motivasyonunu yüksek tutup tekrardan her şeyi baştan yapmak hatta sipariş yetişecek ise hiç uyumadan üretim yapmak gerekebiliyor. Sadece bir iş değil yaparken keyif de alabileceğim bir iş hayal ediyordum, öyle de oldu. Hem mutlu olduğum hem de yaptığım ürünler ile müşterilerimi mutlu ettiğim bir iş yapıyorum. Müşterilerime özel ürünler yapıyorum, tadına bakıp olumlu geri bildirim aldığım an tüm yorgunluğumu unutuyorum.”
‘BU KADARINI TAHMİN ETMİYORDUM’
Kısa sayılabilecek bir zaman diliminde Sakarya bölgesinin en bilinen üreticileri arasına girdiğine değinen girişimci kadın, “Mesela bazı müşterilerimiz sırf bizim Çanak ürünümüzü tatmak için Sakarya’ya geliyor, bu gerçekten tarifi zor bir haz ve mutluluk benim için. Farklı ülkelerden bile Türkiye’ye gelmiş ve bizim ürünümüz için yolunu Sakarya’dan geçirmiş müşterilerimiz oldu. Açıkçası bu kadarını tahmin etmiyordum” diye konuştu.
Kazancın, hedeflerle alakalı olduğunu dile getiren Çakır, “Bize birçok iş teklifleri geldi. ‘İşi büyütelim, şubeler açalım, hatta farklı ülkelere gidelim, oralarda üretim yapalım’ gibi öneriler geldi. Ben daha butik kalmayı tercih ettim, ediyorum şu an için. Bir çok girişimin 1. yılını doldurmadan kapandığını düşünürsek 4. yılı dolduran ve sağlıklı büyüyen bir işletmenin doğru yolda olduğunu düşünüyorum. Şu anda kendi işimizi severek yapıyoruz ve bu zor dönemde dahi kendi yağımızla kavruluyoruz kim bilir belki ileride şirketleşiriz” diyerek sözlerini sonlandırdı.